İZMİR (AA) - İzmir'deki depremde en fazla can kaybının yaşandığı Rıza Bey Apartmanı'nın yıkılmasına ilişkin 20 sanığın yargılanmasına devam edildi.

İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya bazı tutuksuz sanıklar, müşteki yakınları ile taraf avukatları hazır bulundu.

Binanın fenni mesul müdürü yüksek mimar A.S.B. ile mimarlık mühendislik firma sahibi mimar İ.K, duruşmaya Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi aracılığıyla katıldı.

Mahkeme heyeti başkanı, duruşmada tutuksuz sanık mimar İ.K'ya söz verdi.

İ.K, bina projesinin sahibi olduğu şirketin küçük ortağı yüksek mimar A.S.B. tarafından şirketin antetli kağıdı kullanılarak bilgisi dışında hayata geçirildiğini ve suçsuz olduğunu savundu.

Binanın fenni mesul müdürü mimar A.S.B. ise hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, İ.K'nın bilgisi dışında proje çizilmesinin söz konusu olmadığını belirtti.

Binanın müteahhitti tutuksuz sanık H.H.Ö. ise projenin İ.K'nin bilgisi dahilinde çizildiğini anlatarak, eşinin, kızının ve kendisinin sağlık problemleri nedeniyle ev hapsinin kaldırılmasını talep etti.

Söz verilen mağdur yakını Emine Yücel ise sanıklara tepki gösterdi.

Davanın yaklaşık 4 yıldır sürdüğünü anımsatan Yücel, "Biz her duruşmada sanıkların birbirlerini nasıl suçladığını görüyoruz. Herkes suçsuzmuş gibi konuşuyor. Sanıklar cezadan kurtulmaya çalışıyor. Bizim içimiz yanıyor. Ben o binadan ailemden 5 cenaze çıkardım. Sanıkların tutuklanmasını istiyoruz. Biz adaletin en kısa sürede tecelli etmesini ve bir an önce sonuçlanmasını istiyoruz." diye konuştu.

Cumhuriyet savcısı, dosyadaki eksikliklerin giderilmesini talep etti.

Mahkeme başkanı, S.B'nin adli kontrol şartının devamına ve müteahhit H.H.Ö'nün ev hapsi cezasını yurt dışı çıkışı yasağı konularak devamın şekilde değiştirilmesine karar vererek, duruşmayı 23 Mayıs'a erteledi.

- Dava süreci

İzmir'de 30 Ekim 2020'deki depremde yıkılan Rıza Bey Apartmanı'nda 36 kişi hayatını kaybetmiş, 17 kişi yaralanmıştı.

Binanın yıkılmasında sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla 13 sanık hakkında İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme" suçundan dava açılmıştı.

Dönemin 2 belediye görevlisi hakkında da "görevi kötüye kullanma" suçundan İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ana davayla birleştirilmesiyle sanık sayısı önce 15'e ardından 20'ye çıkmıştı.

Davanın 4 tutuklu sanığı önceki duruşmalarda tahliye edilmişti.